Kahve Dumansız Türk İmansız Olmaz

GÜNDEM Haber Girişi : 09 Mayıs 2024 12:52
Kahve Dumansız Türk İmansız Olmaz

KAHVE DUMANSIZ, TÜRK İMANSIZ OLMAZ !

 

İbrahim KADIOĞLU 

 

Yazıma Şiptarların bu anlamlı ata sözleriyle başlıyorum...

 

Sayfamı ve sohbetlerimi takip eden sayın arkadaşlarım hepinize takdir, beğeni, dua ve güzel yorumlarınız için çok çok teşekkür ediyorum. Sağolunuz, varolunuz.

 

Hepinizin bildiği gibi 21 Nisan 2024 'de" Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur," başlıklı yazımda bazı belediyeler tarafından ülkemizde başta İngilizce, Fransızca, Almanca, Rusça, Çince vb. onlarca değişik dilde ve yazıda tüm il ve ilçelerimizde sayılamayacak kadar yabancı tabelalar varken bunlara dokunulmayıp yalnızca Arapça tabelalara gösterilen tepkiyi adaletsiz bir uygulama bulduğum için dile getirmiş, etki-tepki bağlamında takipçilerim tarafından çok takdir alan bir yazı yazmıştım...

 

Ancak bazı kişiler, bunların içinde Doçentler, Doktorlar, sözde yazar çizerler şahsıma hakaretler dolu yazılar yazdılar. Niye! Kur'an'ın Dili ve Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa'nın Dili olan Arapçayı övdüğüm için....

 

Onlara buradan tekrar sesleniyorum yazımı bütün içtenlikle tekrar kabul ediyorum, her bir kelimesine varıncaya kadar tekrarlıyorum...

 

Ben yazımda Arapça kutsal dildir demedim, Kutsal Kitabımın Dili Arapça olduğu için saygı duyulması, korunması ve tepki gösterilmemesi gerektiğini söyledim.

 

Yazım millî ve manevî iki değeri barındırıyordu. Ama bazı kişilerde bir kasıt mı var yoksa bir cahillik mi var anlayamadım.

 

Neyse ben yine asıl konuma döneyim.

 

-Dinler milletlerini muhafaza ederler, korurlar. İslam dini de Türk Milletini korumuştur, korumaktadır.

 

-Dinler milletlerin milliyetlerini tayın ederler. İslâm dini de Türk milletinin milliyetini tayın etmiştir. O da Müslüman Türk Milletidir.

 

Mesela; Balkanlara göç eden Batı Hun'lar ne milletlerini ne de dinlerini koruyamamışlardır, tarih içinde yok olup gitmişlerdir. Macarlar ve Bulgarlar aslen Türk ırkından olmalarına rağmen Hıristiyanlığı kabul ettikleri için kimliklerini ve milletlerini hatta ırklarını bile koruyamamışlardır. Ama Bulgaristanda ve diğer Balkan ülkelerindeki bazı Türkler Müslüman olduğu için dillerini, ırklarını günümüze kadar korumuşlardır. Hatta inancından dolayı da bir çokları Türkiye'ye göç etmiştir. Ve Bulgarları Türk milletine düşman yapan ise dinleridir. Yani din bu kadar önemlidir! (bknz: Hamdullah Suphi Tanrıöver Dinin Büyük Kuvveti ve Kudreti s.321)

 

-Osmanlılar Balkanlardan ve Kafkaslardan çekilirken onlarla beraber genellikle Müslüman Türkler ve diğer müslüman ırklar anavatana gelmiştir.(Romanlar, Pomaklar, Arnavutlar, Boşnaklar, Şaphislar, Çerkezler, Gürcüler,Kabartaylar, Abazalar vb.)

 

Bu insanlar müslüman oldukları için Türkiye'ye gelmişlerdir. Yani din milliyetleri belirleyici en önemli güçtür, onun için İslam'ın korunması gerekir. Sen İslam'ın temelini oluşturan Kur'an'ı Kerim'i ve Hz. Muhammed'in orijinal dilini koruyamadiktan sonra sen dini nereden kimden nasıl öğreneceksin ki!

 

-Din kitleleri, toplumları, ırkları birleştiren en önemli güçtür, kuvvettir. Çünkü inananları kardeş ilan ediyor.

 

-İslamiyet felâket ve zor durumlarda yardımlaşmayı ve dayanışmayı emreder. Savaş hâli de buna dahildir.

 

-İslam dini bir toplumdaki tüm etnik yapıları ve değişik kitleleri birleştirir, kaynaştırır. Bunun için misyonerler Türk Milletinin dindar olmasını arzu etmezler hatta daima dinden uzak bir eğitim ve yaşantıyı telkin etmeye çalışırlar. Günümüzde olduğu gibi!

 

- İslâm dini millete üstünlük şuuru ve güzel ahlâk verir.

- Türkler dünya tarihindeki en önemli rollerini ve başarılarını müslüman olduktan sonra göstermişlerdir.

 

-Bazı Mufekkirler Türklüğü: İslam'ın ve ırkın meydana getirdiği bir cevherdir şeklinde tarif etmişlerdir. Bence de doğru bir tanımdir. Şiptarlarin dediği gibi Türk İmansız Olmaz... Eğer imansız görüyorsanız onu iyi inceleyiniz, ihtimal Türk olmayabilir, (bu ifade Türk olmadığı halde Türkçülüğü kullananlar için söylenmiştir, Çünkü Allah'ın yarattığı tüm insanlar alçalmatikları sürece şereflidirler, ikram sahibidirler...

 

-İslamiyet aynı zamanda Türklerin Türk olarak kalmasını da sağlamıştır.

 

Mesala: Hindistana göç eden Türkler Brahman olmuşlar, Çin'e göç eden Türkler Budha olmuşlar, Avrupa'ya, Balkanlara göç eden Türkler ise Hıristiyan olup milliyetlerini kaypetmişlerdir.

 

-Her milletin tarihinde altın devirler vardır. Türklerin de altın devirleri İslâm dini ile başlamıştır. Türkler üç kıtayı İslâm dini ile yönetmişlerdir. En büyük ve en güçlü devletlerini müslüman olduktan sonra kurmuşlardır. Karahanlılar, Büyük Selçuklular, Selçuklular, Osmanlılar...vb.

 

- Türkler Müslüman olduktan sonra en büyük ilim insanlarını İslâm Medreselerinde yetiştirmişlerdir.

 

-Hadis ilminde ve diğer ilimlerde halen daha dünyanın baş tacı yaptığı İmam Buhari, Müslim, imam Tirmizi, imam Muduriti, Fahruddin Razi, Ebu Suud Efendi, İbn Sina, Farabi vb. İlim insanları Türktür.

 

- Şunu herkes bilsin ki İslâm dini Türklerin Millî dinidir. Belki bazı durumlarda yaşantılara az yansıya bilir, ama Türk milletinin özünde İslam'ın ruhu ve Allah'a iman vardır...Tarihten beri sökülüp atılması için çok çalıştılar ama kimse başarılı olamadı inşaallah da olamayacaklardır.

 

-İslamiyet Türk olmayan unsurları da zaman içerisinde Müslümanlastırmış ve Türklere hizmet yaptırmıştır.

 

-Nice gayri müslim aileden gelip müslüman olup Türklere hizmet yapan: Rum, Ermeni, Rus, Boşnak, Gürcü, Çerkez, Bulgar, Arap, Slav, Arnavut, İtalyan, Abaza, Hırvat, Pomak, Fernklerden bir çok paşalar yetişmiştir. ( Mahmut Paşa, Mehmet Paşa, Gedik Ahmet Paşa, Halil Paşa vb... yüzlerce sayılabilir...)

 

- İslâm sancağının Abbasiler den sonra Türklere geçmesiyle İslâm dinini koruyan, yayan, öğreten Müslüman Türkler olmuştur.

 

Özellikle Haçlı seferlerini durduran Anadolu Selçuklu devleti olmasaydı günümüzde belkide hiç bir İslâm devleti de kalmayacaktı!!!

 

-Balkanlara, Kafkaskaya, Anadolu'nun tümüne, Hindistana İslâmiyeti yayan Türklerdir....

 

-Bunun için derler ki Müslüman Türkler olmasaydı İslamiyet Arap Yarımadasından silinip giderdi....( İsmail Hami Danişmend Türklük ve Müslümanlık sh. 104)

 

-İslamiyet Türklerin üstünlük şuurudur. Bu konuda Şarkiyatci olan Prof. Dr. Margoliat yazdığı " Garp (batı) Mutefekkirlerine Göre Kur'an " adlı eserinin 44. Sayfasında şöyle diyor, " Muhammedilik ( İslam) Türklerde Faikiyat- Yüksek Ufuklar- hissi yaratmıştır. Bu öyle bir histir ki büyük milletleri terakkiye - kalkınmaya- sevk eden en büyük kudret ve güç olmuştur." Ve Şarkiyatcilar ve Batılı Casuslar İslamiyet ve Müslüman Türkler hakkında böyle bir çok raporlar verdikleri için 1948 yılına gelindiğinde hemen Milli Eğitim Sistemi ABD'nin- Yahudiler'in eline Fulbrayd sözleşmesi ile terk edildi. Ne üzücüdür ki bu sözleşme halen daha devam etmektedir. Yukarıda izah etmeye çalıştığım Müslüman Türk Milleti tekrar güçlenmesin diye ellerindeki en güçlü olan silahı- Kur'an ve din eğitimini yok etmeye çaluşiyorlar! Ben de şimdi Osmanlı'nın torunlarına Kur'an'ı Kerim'i ve Resulullah efendimizi sevdirmeye çalışıyorum!

 

Tekraren yazıyorum ; Yaşasın Kur'an'ı Kerimimizin Dili Arapça,

Yaşasın Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa'nın Konuştuğu Arapça Dili...

 

Okunması, dinlenmesi bile insana huzur veriyor...

 

Ne Mutlu Müslümanım Diyene...

 

-Bazı fikir insanları şunu söylerler; Türk Milleti Çelik Gibi Bir Millettir Fakat Bu Çeliğe İslamiyet Su Vermiştir...

 

Sevgiler ve Selamlarımla...

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.