Aziz Güven (D.1932 V. 2022) Kavak/Samsun)
Samsunlu Talebesi
Aziz Güven hocasıyla yaşadığı hatıralarını Samsun Yazarlar Derneği Başkanı Ahmet Seven’e anlatırken gözleri nemlenmişti.
(Arş. Yazar Ahmet Seven’in Aziz Güven’le yapılan görüşmesi- 02.08.2015)
Yaşar Doğu Türkiye'nin dört bir yanında başarılı olabilecek güreşçileri temin eder onları Ankara’ya getirirdi. Getirdiği güreşçilere yer temin ederdi. Daha sonra hatırının geçtiği kurum müdürlerine söyler iş temin etmeye çalışırdı.
Genel Müdürler onu kapıda karşılıyordu
1957 senesinde Serbestte Bölgelerarası Türkiye 1.si oldum. Tribünden birisi bizi çağırdı. Yaşar Hocam beni aldı oraya götürdü. O şahıs dedi ki:
— Hocam bu da senin taleben mi? Evet dedi. Etme hocam bu kara çocuğu bana getir dedi.
Ertesi gün Yaşar Hocamla birlikte Ulaştırma Bakanlığının bitişiğinde bulunan Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğüne gittik. Genel Müdür Safa Yalçuk * merdivenlerin başında bizi büyük bir saygıyla ve hazırol vaziyetinde karşıladı. Bizi odasına aldı. Yaşar Doğu’yu kucakladı makamına oturtmak istedi. Yaşar Doğu ona sen Türkiye’nin Genel Müdürüsün oraya nasıl otururum, dedi. O da Yaşar Doğu’ya ne dedi biliyor musunuz?
—’Evet ben Türkiye’nin Genel Müdürüyüm fakat sen de Dünyanın Genel Müdürüsün. 1948 senesinde Türkiye’yi tanıyan var mıydı? Takım halinde şampiyon oldunuz. Defalarca İstiklal Marşımızı söyleterek ezberlettiniz. Bunu nasıl unuturuz hocam’ dedi.
(Aziz Güven bu hatırasını Ahmet Seven'e anlatırken, ben o gün de duygulanıp ağlamıştım diyor ve yine gözyaşlarına hakim olamıyordu Aziz Güven ile Ahmet Sevenin 2018 tarihli Samsun görüşmesi)
Bize İstiklal Marşını böyle ezberletmişti
Yıllar önceydi, Samsun’da (Kavak İlçesinde) Yaşar Doğu adına tertip edilen güreşlerden birisinde Yaşar Doğu’nun büyük bir resmi asılmıştı. Resim yere kadar değiyordu. Birisi geldi o posteri öptü ve ağladı. Bu dikkatimizi çekmişti. Adamın yanına gittik. Bir de tercüman bulduk. Rus asıllı güreşçiymiş. Niye ağladığını sorduk. Bize; ‘Ben Yaşar Doğu ile güreş yapardım. O birinci olur ben ikinci olurdum. Eğer o olmasaydı ben birinci olacaktım. O çok değerli ve kıymetli bir pehlivan arkadaşımdı. Beni yene yene bize İstiklal Marşını ezberletti ‘dedi.
Not: Aziz Güven, Yaşar Doğu’nun Samsun’dan talebesi olup, 30 yılı aşkın da Kırkpınar’da Başhakemlik yapmıştır.
Aziz Güven’in anlattığı (1992 yılında gerçekleşen) bu olayın bizzat şahitlerinden o zamanlar Kavak’ta Milli Eğitim Şube Müdürü olan ve ayrıca o günkü programın da sunuculuğunu yapan *Bahri Çakır şunları anlatıyor;
“Kavak’ta Yaşar Doğu'nun adını taşıyan Spor Salonunun açılışı ve 8 Ocak 1992 vefat yıldönümünde yapılan anma programı için Uluslararası Güreş Turnuvası düzenlenmişti. Bu turnuvaya 14 ülkeden sporcu katılmıştı.
Tören esnasında yaşlı bir şahsın Yaşar Doğu’nun posterini öperek yaşlı gözlerle bir şeyler söylemesi salonda bulunanlar gibi benim de dikkatimi çekmişti. Daha sonra adamla tercüman vasıtası ile konuştular. Eski bir Milli Güreşçi olan bu şahıs, Gürcistan Güreş Takımının Türkiye’de Yaşar Doğu adına yapılacak güreşlere katılacağını duyunca yetkililerden (Rus Milli Takımında güreşçi iken Yaşar Doğu’nun eski rakibi ve dostu olduğunu söyleyerek) kendisini Türkiye’ye götürmelerini istemiş. Onlar da misafir olarak getirmişler. Öğrendiğimize göre bu kişi Yaşar Doğu ile yaptığı müsabakalarda rakibi olmuş ancak Doğu’ya yenilmişti. Yenildiği halde hala hatırasına saygı duyuyordu. O gün orada posteri öpüp ağlayan güreşçi işte o adamdı”
