"YA DA AŞIRI DOZ ZEHİRLENMESİ!..."
Dün:
-İçinde sadece milletin olmadığı, bol tavizli, çok hainli 'ittifak' masalarında demlenen..
-Terörist cenazesinden cenazesine koşan..
-Diyarbakır annelerine burun kıvıran..
-Şehit ve ailelerine olmadık sözler dizerken, her fırsatta terör sevicilik yapıp, teröristlerin tutuklu elebaşlarına selâm göndererek, yardakçılarına esenlik dileyen..
-Türlü, çeşit hakareti, yakıştırmayı yutan..
Ve daha yüzlercesi...!
'Sap yiyip saman çıkaranlar', son yedikleri 'Terörsüz Türkiye' golüyle olacak, bugün, tam tersi tutumla, sürece dönük, 'kişisel tepkilere' sarılıyorlar!
Güya, zaman-ı evvelden terör karşıtıdırlar!
Vay be!
Pes!
Bu nasıl bir döneklik de, bu ne fırıldak bir siyaset şeklidir abi!
Millet ne bunu, ne de bunları...!
***
"ALÇAK UÇUŞ!"
Adam kopyası, 'Türkleri' alenen her fırsatta aşağılıyor!
Ekmeği burdan!
Suyu burdan!
Hava beleş!..
Caka bi milyon!
Hayat lüküs!
Konfor iyi!
Koltuk rahat!
Yediği önünde, yemediği arkasında!
Kafa güzel!
*
Bak dürüst de ha!
-"Ben Sırp'ım diyor!"
...!
***
"İTLERİN ÜRÜMESİ, ASLAN'I UYANIK TUTAR!"
Bazı İT'ler vardır:
Eline düşersen, 'düşersin'!
Öyle bi yoğururlar ki, hamuru geç, oyun çamuru olursun!...
Diline düşersen:
Çiğnemelerine razı ol!
Öyle bir yalarlar ki, az çok sevenin varsa da, salyalarına bulaştığın için, ondan da vazgeçerler!
'Yalamaları' bile dert!
Diyelim; o an, bi konuda 'eskaza' doğruyu da söyleseler, doğrudan iğrenilir, o derece!...
Doğrusu, iğrenç!
Uğradıkları, bulundukları, oturdukları yere, geçmiş olsun!
İT işte!...
Adı üstünde; İT!
Anası da İT, Babası da İT!
İT'oğlu İT!
Bunlar 'sürü'!
Hangi taşı kaldırsan altında vardırlar!
Karakter iklimleri yok itlerin!
Gözlerinin yaşına bakmaz, alayını dağıtır, tek tek itersin itmeye de; İt İt bitmez!
İT oğulları!
*
Dişine yazık!
Vaktine yazık!
Öfkene yazık!
***
H.SEVEN