Kemalpaşa Kaymakamı ve Öğretmen

KÖŞE YAZILARI Haber Girişi : 01 Ekim 2021 22:22
Kemalpaşa Kaymakamı ve Öğretmen
Artvin Kemalpaşa Kaymakamı Mehmet Faruk Saygın’ın okul ziyaretinde öğretmen Burak Kılıç’la yaşadığı ve yanlış anlaşılmadan kaynaklı olduğunu ifade ettiği olumsuz bir davranış nedeniyle özür dilediğini öğrendim.

Kemalpaşa Kaymakamı ve Öğretmen


Ahmet SEVEN


Artvin Kemalpaşa Kaymakamı Mehmet Faruk Saygın’ın okul ziyaretinde öğretmen Burak Kılıç’la yaşadığı ve yanlış anlaşılmadan kaynaklı olduğunu ifade ettiği olumsuz bir davranış nedeniyle özür dilediğini öğrendim.

Olayın duyulmasının ardından yurt genelinde ciddi tepkiler meydana geldi.

Hemen ifade etmeliyim ki durum ne olursa olsun hadise buralara kadar gelmemeliydi.

Kaymakam kesinlikle karşısındaki öğretmeni rencide edecek davranışta bulunmamalıydı.

Eğer tepki verilecek bir durum söz konusu olmuşsa onu orada değil kendi aralarında çözmeliydi.

Elbette öğretmene yapılan kaba davranış kabul edilemez.

……………………….

Kaymakam’da bunu anlamış olacak ki okula gidip o öğretmenden özür dileme erdemliliğini gösterdi.

……..

Şimdi başa dönüp olaya bir daha göz atalım.

 

20 Ağustos'ta Artvin'in Kemalpaşa ilçesi kaymakamı Kemalpaşa Çok Programlı Anadolu Lisesi'ni ziyaret ediyor.

Bir sınıfa giriyor kendisine elini uzatıp "Hoş geldiniz" diyen genç öğretmene "Bu ne hadsizlik" diyerek sınıftan çıkmasını, dışarıda beklemesini söylüyor.

Yaşanan gerginliğin ardından ziyaret sonrası Kaymakam Saygın, okuldan ayrılıyor.

……………………………

Pandemi dönemi kurallarını hatırlayalım.

El uzatıp tokalaşmak yok.

Bunu bir ilçede uygulaması gereken ilk kişi ilçenin kaymakamıdır.

Ve Kaymakamın olaya sağlık kuralları açısından baktığını düşünün.

Zaten kendisi de bunu: “Pandemi koşulları gereği küçük bir heyetle gerçekleştirdiğimiz sınıf ziyaretleri sırasında iki öğretmenin görevli olduğu sınıfınızda sizin sonradan sınıfa gelmeniz, kim olduğunuzu o an bilmiyor olmam ve tokalaşmak maksadıyla elinizi uzatmanız sebebiyle salgın tedbirleri açısından sizi uyarma gereği duydum” sözleriyle ifade ediyor.

……………………….

Bir başka hususa gelince:

Kılık kıyafet öylesine çığırından çıkmış ki…

Kimin ne görev yaptığı belli değil.

Hele bir kısım öğretmenlerimiz sınıfa eşofman takımlarıyla gelecek kadar bu işe dikkat etmiyorlar.

Ne traş, traşa benziyor. Ne kıyafet kıyafete.

Hâlbuki öğretmen daima kıyafeti ile örnek olmalı.

Biz öğretmenlerimizden böyle gördük.

Devlet memuru kimliği taşımalı.

Sokakta okulda kendini belli etmeli.

Ne diyor düşünür: “İnsanlar kıyafetleriyle karşılanır, bilgileriyle uğurlanırlar”

Arkadaş! ben onu bunu bilmem öğretmende önce kıyafet ararım.

Öğretmenler görev yerlerinde kesinlikle takım elbiseli ve kravatlı olmalı.

……………………………………

Yargılama asla tek taraflı olmaz.

Mutlaka iki tarafın da bilgisine hâkim olmalısınız.

Maalesef bizde tek taraflı yargılamak yaygın hata haline gelmiştir.

Her iki tarafı araştırıp bilgi sahibi olacak kadar sabra sahip değiliz.

Sabırdan öte bu bir erdemdir.

Yargısız infaz hastalığından bir an evvel vazgeçilmelidir.

Eğer aklıselim olarak gördüğümüz insanlar da bunu yapıyorsa biz kimin aklına kanaatine güveneceğiz?

Güya Devletin Kaymakamı neyin ne olduğunu bilmiyor öyle mi!

…………………………….

 Son Söz;

Kaymakam kendisinin de yaşanmasını kesinlikle istemediği bu olayı ikili şekilde çözüme kavuşturmuş olsaydı hadise buralara kadar gelmeyecekti.

Bu da onun için görevinin ilk yıllarında yaşadığı ancak ömrü boyunca tecrübe olarak yanında taşıyacağı bir ders olmuş oldu.

……………………..

Hem Kaymakamımıza hem de öğretmenimize bir daha yaşanmasını istemediğimiz talihsiz trafik kazasından dolayı geçmiş olsun diyorum. 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.